Peyami Safa’nın Dokuzuncu Hariciye Koğuşu’ndaki Karanlık Dehlizleri Keşfetmek
##plugins.themes.bootstrap3.article.main##
Özet
Bu çalışma, Peyami Safa’nın (1899–1961) Dokuzuncu Hariciye Koğuşu adlı romanında metafor
kullanımını ve özellikle “dehliz” imgesinin psikolojik işlevini incelemektedir. Romanda
metaforlar, başkahramanın hastalık, acı, korku ve yalnızlık gibi yoğun duygularını
somutlaştırmak amacıyla kullanılmaktadır. Hastalığın düşmanlaştırılması, acının kişileştirilmesi ve mekânların psikolojik simgelere dönüştürülmesi, anlatının duygusal derinliğini artıran temel anlatım stratejileridir. “Dehliz” metaforu ise hem hastane mekânının karanlık ve belirsiz atmosferini hem de karakterin iç dünyasındaki çıkmazları temsil eden zengin anlam örgüsüne bir sembol olarak öne çıkmaktadır. Eserin otobiyografik niteliği, anlatılan ruhsal ve fiziksel acıların gerçeklik duygusunu güçlendirmektedir. Peyami Safa, bireyin içsel çatışmalarını psikolojik çözümlemeler aracılığıyla görünür kılarak Türk romanında iç dünya anlatımının gelişimine önemli katkı sağlamaktadır. Çalışma, romandaki metaforların yalnızca estetik birer araç olmadığını; aynı zamanda karakterin varoluşsal mücadelesini, umut arayışını ve ben–öteki karşılaşmalarını derinleştiren işlevsel unsurlar olarak kurgulandığını ortaya koymaktadır.
##plugins.themes.bootstrap3.article.details##

Bu çalışma Creative Commons Attribution 4.0 International License ile lisanslanmıştır.